KALP EMOJİSİ YAPMAK KOLAY, ZOR OLAN KALP KAZANMAKTIR

Yıllar önce bir müteahhit Yeşilköy’de bina yapacak. Adamın tüm işlemleri yasal ama şu kadar vereceksin yoksa sana inşaat yaptırmayız diyorlar ve sonra ne mi oluyor...?

Bir trafik polisi kafaya koymuş, illa rüşvet alacak. Yolda bir arabayı durdurur; - Ehliyet, ruhsat? Adam gösterir. - Bagajı aç! Çekme halatı? - Var. - Acil yardım çantası? - Var. - Kriko? - Var. - Yedek lastik? - Var. - Peki, sağ sinyali yak! - Tamam. - Sis lambaları? - Tamam. - Radyon çalışıyor mu? - Evet. - Teybin? - Evet. - Mezdeke var mı? - Evet. - Çal!... Şimdiiiiiii ben oynuyorummmmmmm, sen yapıştır paralarııııııııııııııııııı!..   Fıkrayı okuyunca halimize şükrettim. Allah korusun, Bakırköy Belediyesi de ruhsat vs. vs. verirken tıpkı o trafik polisi gibi davransa halimiz ne olurdu! Çok şükür ki ruhsattan sorumlu başkan yardımcımız Cemalettin Özdemir hukuksuzluklara asla göz yummaz, yumdurmaz. Elbette vatandaş da fıkra da ki araç sahibi gibi yasalara saygılı olmalı. Tarihi tescilli konut alanını işyerine çevirmemeli. İmarsız alana balık restorant açmamalı, 2,5 kat imarlı yere 5 katlı bina yapmamalı. Yoksa bırakın mezdeke’yi, çiftetelli ile başlayıp halay’la bitecek potpuri kaçınılmazdır… Belediye Başkanımızı Tam Sevmeye Çalışacağım…… Komşularımızla bir araya geldik diye video yaptıran Belediye başkanını mutlaka izleyin derim. Arkasında iki koruma, özel asistanı ile başkan bir marketin önünden geçiyor. Marketin manav reyonu kaldırımı işgal etmiş ama onun umurunda değil. Başkanın sokakta vatandaşlarla muhabbeti ise, doktor-hasta muhabbetinin tıpatıp aynısı. Merhaba, neyiniz var, Ece hanım yaz bi antideprasan. Eğer sorun büyükse bu defa, ‘şimdilik şu reçeteyi kullan, bi röntgen çektir sonra tedaviye başlarız’ benzeri diyaloglarla görev savıyor. Korkum, bir gün sokakta derdini anlatan vatandaşa ‘sırtını aç kuvvetlice öksür’ deyivermesi… Her ne kadar sokak hayvanlarının, belediye bünyesinde yeterli ekipman olmadığından kısırlaştırması yapılamazken, sokaklardan toplanan hayvanların gerekli bakımları yapılarak tel kafesler içinde değil, özgürce dolaşacakları barınaklarda yaşamaları sağlanmazken, Bakırköy Belediyesi Kartaltepe Millet Gezi Parkı içinde sahipli patili dostlar için park yapmış. (Yakarsa dünyayı sahipsiz mazlum sokak hayvanları yakar) Yine bu konuyla ilgili video da izlediğim Ayşegül hanım; patili dostları ‘acaba saldırırlar mı’ diye korkuyla karışık sevmeye mi çalışıyor, ‘bu işi başıma kim sardı’ ruh halini mi yaşıyor… vallahi anlayamadım. Yine de sağolsun kendisine, işaret parmaklarımı yukarıda, başparmaklarımı aşağıda birleştirerek kalp yapıp gönderiyorum. Ayyaşların, berduşların, esrarkeşlerin bile Bakırköy’de parkı varken, inşallah özürlü yurttaşlarımız için de park yapmayı düşünür. Yasaya göre kullanım alanları en fazla 30 metrekare olması gereken ama bütün parkı işgal eden kafeler için gerekli adımları atarak, o parkları halka tekrar geri kazandırır. Çocuk parklarına kameralar koydurarak onların güvenliğini bir nebze olsun sağlar.