İSTANBUL VALİLİĞİ ADALAR'I KADERİNE Mİ TERK ETTİ

Valinin Mülki Görevi: Emniyet ve asayiş ile kamu düzenini sağlamak, korumak, kollamak, suç işlemesini önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, * Motorlu ve Yaya devriyelerle önleyici kolluk hizmetleri yürütmek.

Tarihi dokusu ve Kasım 2021’de ‘Özel Çevre Koruma Bölgesi‘ ilan edilmesi nedeniyle Adalar’da motorlu araç ve akülü araç kullanımı yasaktır. Farsakoğlu döneminde alınan uydurma bir karar sonrası, sağlık raporu alan herkes akülü araç kullanmaya başladı. Aytaç ve Gül ise bu uydurma kararı devam ettirerek, Adalar’ı elbirliğiyle akülü araç çöplüğüne çevirdiler. Madalyonu bir de ters çevirelim; Sadece tek bir doktorun verdiği raporla alınan akülü araçlara bakarsak ve o raporun gerçek olduğunu da düşünürsek işte o zaman daha ciddi bir sorunla karşı karşıyayız demektir. Nedir o ciddi sorun? Alınan raporlara göre ilçemizde yaşayanların yarısı yürüyemez durumda demektir ve bunun nedenlerinin araştırılması için sağlık bakanlığının derhal devreye girerek Adalar’da kapsamlı bir araştırma başlatması gerekir.   Peki, Valilik Akülü Araçlar Konusunda Neden Gerekeni Yapmıyor? Akülü araç terörü nedeniyle ölümlü kazaların yaşanmasına, korsan taksilerin her tarafta cirit atmasına, turistlere bile akülü araç kiralanmasına, bu araçlar yüzünden kedilerin-köpeklerin ölmesine, sokaklarda insanların yürümekten bile korkar hale gelmesine müsaade edilmemelidir. İstanbul valiliği yasaları uygulamak ve önlem almak için daha kaç canın yaralanmasını-ölmesini bekliyor?   Son sözüm İBB Başkanı ve Yeni Seçilen Adalar Belediye Başkanına: Akülü araçlar konusunda valiliğin acilen harekete geçmesini sağlayın.Bayramlarda Adalar’a ulaşım ücretsiz olmasın. Eğer Adalarımızın, bir Mikanos, Balear, Mayorka olmasını istiyorsak; işe ilk olarak, ellerinde getirdikleri 5 litrelik içme sularıyla nasıl olsa seyahat bedava diyerek ilçemizi adeta işgal eden, sağa-sola attıkları çöpleriyle katkıdan çok zarar veren güruhla başlayalım. Bu fikir, başkalarının yaşam alanları söz konusu olduğunda mülteci dostu kesilen ama kendi yaşam alanlarına girilmesinden hiç hoşlanmayan tatlı su sosyalistlerinin bile hoşuna gidecektir.