DEMOKRASİ SADECE CHP'YE DEĞİL, HEPİMİZE LAZIM

Belediye başkanları ve belediye meclis üyelerinin son 12 yılda telefon ve yüz yüze görüşmeleri incelensin. Başta, FETÖ, PKK olmak üzere terör örgütü mensuplarıyla kimler görüşmüşse, kimler zamanında o terör örgütlerine methiyeler düzmüşse parti ayırımı yapılmadan tamamının başkanlık ve meclis üyeliği düşürülsün.

Ülkemizde maalesef Adalet de çifte standart son hız devam ediyor. Örneğin, vatan haini olduğu için idam edilen İskilipli Atıf’ın, Şeyh Said'in ismi caddelere, sokaklara, okullara verilirken, diğer vatan haini SeyİT Rıza’nın posterini açan gözaltına alınıyor. FETÖ elebaşını ziyaret edip sümüklü mendilini alanlar, geçmişte FETÖ’ye methiyeler düzenler milletvekili-bakan vs. olurken, PKK’lı yöneticiyle 10 yıl önceki telefon konuşmasından dolayı bir belediye başkanı tutuklanıyor. Yani kısacası, kendilerinden olana muhabbet, kendilerinden olmayana müebbet anlayışıyla bu ülkede adalet sağlanamaz. Geçtiğimiz Perşembe günü, Bakırköy Belediye başkanı Doç. Dr. Ayşegül Ovalıoğlu CHP Bakırköy İlçe Başkanıyla birlikte, tutuklanarak yerine kayyum atanan Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer için başlatılan demokrasi nöbetine katıldı. (Kent Uzlaşısı adı altında Özer’in aday gösterilmesi son derece yanlıştı) Belediye Başkanı Niye Yalnız Bırakılıyor? Esenyurt’da yapılan demokrasi nöbetine baktığımda ilk göze çarpan şey, CHP’li 27 belediye meclis üyesinden sadece 3 tanesinin Ovalıoğlu’nun yanında yer alarak bu nöbete iştirak ettiğidir. Ruhsat, imar, cadde-sokak bakımı vs. için hergün belediyenin kapısını aşındıran belediye meclis üyelerinin herhalde, o gün tamamına yakınının çok önemli işleri çıkmış olsa gerek… peki, yine fotoğraflarda göremediğimiz bazı yöneticiler, Bakırköy'ün en büyük CHP'lisi benim diye sağda solda gezenler, bazı başkan yardımcıları, Belediye İş, Disk temsilcileri orada mıydı? Seçilmiş belediye meclis üyeleri; Doç. Dr. Ovalıoğlu Ahmet Özer’i çok sevdiğinden dolayı orada soğuktan donarak demokrasi nöbeti tutmadı. Yapılan uygulamanın antidemokratik olmasını protesto etmek için oradaydı. Başta sizler olmak üzere, demokrasiye inandığını iddia eden herkese Martin Niemöller’in sözünü bir kez daha hatırlatmak isterim. ‘Naziler komünistler için geldiğinde sesimi çıkarmadım; çünkü komünist değildim. Sosyal demokratları içeri tıktıklarında sesimi çıkarmadım; çünkü sosyal demokrat değildim. Sonra sendikacılar için geldiler, bir şey söylemedim; çünkü sendikacı değildim. Sonra Yahudiler için geldiler, sesimi çıkarmadım, çünkü Yahudi değildim. Benim için geldiklerinde, sesini çıkaracak kimse kalmamıştı.’ Neyse, bunları yazmak zorunda kaldığım için ben utandım. Bari içimizi ısıtacak bir haberle günü noktalayalım. Oynadığı 4 maçta 3 galibiyet, 1 beraberlik alarak 2. Ligde lider olan Bakırköy Carousel Kadın Futbol takımımız Pazar günü saat: 15.00’de Atatürk Yaşam Köyünde Çanakkale Dardanel Sporla karşılaşacak. Başta, belediye başkanımız Ovalıoğlu ve başkan yardımcılarımız olmak üzere, tüm siyasi parti ilçe başkanlarımız, belediye meclis üyelerimiz ve kıymetli Bakırköylüler takımlarını yalnız bırakmasınlar.