"Ayinesi İştir Kişinin Lafa Bakılmaz/ Şahsın Görünür Rütbe-i Aklı Eserinde."

15 Mayıs günü Babil Kulesi gibi bir MECLİS bizleri beklemekte...

Adalar Belediye Meclisi’nin 3 Nisan pazartesi günü yapılan toplantısında, AK Partili Belediye Meclis Üyesi Nesrin Sağlık Deriş, ‘Belediye Başkan Yardımcısı Engin Çelik’in imzasının’ neden bu kadar pahalı olduğunu sormuş. 2024 yerel seçimlerinde ben belediye başkan adayı olsam, meclis üyesi listesinde Nesrin ismi varsa derhal sildiririm. Koskoca belediye meclisinde haksızlıklara direnerek başkan ve yardımcısının burnundan fitil fitil getiren iki cesur yürek var ve ikisi de kadın-ikisinin de adı Nesrin… Konuyla ilgili değil ama Güney Sudan’ın başkenti Juba’ya bağlı Lologo ilçesini herkes biliyordur.  Buranın Mundari kabilesinden olan belediye başkan yardımcısı önceleri attığı her imza karşılığında ufak ufak rüşvetler alırmış… bir yıl içinde öylesine semirmiş ki, artık attığı imzalar karşılığı aldığı ufak rüşvetler kendisini doyurmaz olmuş. Rüşvetten-filim fırıldak işlerden başka hiçbir şeye çalışmayan zekâsıyla, İmara-Ruhsata aykırı her imza için birde fiyat tarifesi belirleyerek gelen paraları istiflemeye başlamış. Haksız servetini kabile üyelerinin üstüne yapmasına rağmen, hırsızlığı Devlet Başkanı Salva Kiir Mayardit’in dikkatini çekmiş. Derhal tüm hazırlıklar yapılmış… Demem o ki, bizim Jet Fadıl’ın İMZA adlı bir araba projesi vardı. Sahi ne oldu o projeye…?   BİNALAR, İÇİNDE YAŞAYAN İNSANLARA BENZERMİŞ! Ada Gazetesi haberinde, Adalar Belediyesi hizmet binasının 13 cm. denize doğru KAYDIĞINI yazmış. Haberi okuduğumda ilk aklıma gelen şey, sizin de aklınıza geldi mi?   SİZİ SEÇENLERE SAYGINIZ OLSUN! F, G, harflerine biad edenlerin, E, R, N, K harflerine sevgi-şefkat-minnet duyanların, T. C. harflerine düşmanlık beslemelerine artık alıştık. Öyle görülüyor ki Adalılar da yavaş yavaş alıştırılmakta…   ADAYLARI BİZ BELİRLEDİK, SİZ MECBUR SEÇECEKSİNİZ! Konuyu ikinci kez tekrar edeceğim. Bildiğiniz üzere siyasi partiler aday listelerini Pazar günü açıkladılar. Partilerin listelerine Türklerin siyasal temsili açısından şöyle göz ucu baktığımda, ilginç kontaminasyonlar, kompozisyonlar gördüm. Bu da demek oluyor ki, 15 Mayıs günü Babil Kulesi gibi bir MECLİS bizleri beklemekte. Seçim sistemi TERCİHLİ olmadığı sürece, siyasi partilerde Ağalık düzenine boyun eğmeye devam edilecek. Hoş, seçmenlerin çoğunluğu da zaten bu düzeni kabullenmişler. Mevcut sistemde her seçim, partililer arasında liste tartışmaları olmakta. Fakat genel başkanlar iyi bilir ki, partili sandığa gittiğinde listeye göre oy vermez. Kararsız seçmen ve partisiz seçmen seçime kısmen etki yapsa da, vekil listesinin seçimin kaderini etkilediği bugüne kadar hiç görülmemiştir. Bunun en güzel örneği Adalar’dır. Siyasette, yaratılan toplumsal algı önemlidir. En fazla 10 gün sonra isimler unutulacak ve partinin başarısı için elbirliğiyle çalışılacaktır. Listelerle ilgili haklı olarak en büyük tepkiyi gösteren CHP’li okurlar; iktidarı bir bütün olarak değerlendirin ve konuyu vekillik düzeyinde düşünmeyin! Eğer sayın Kemal Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı seçilirse, kendisine; 208 üniversite rektörü başta olmak üzere TRT Genel Müdürü, onlarca ülkeye elçi, üst yargıya atama, içişleri-milli eğitim başta olmak üzere üst kuruluşlara atama… ve daha sayısız yetki veriliyor, bence olaya geniş bakın, dar düşünmeyin derim! Hazır siyaset konusuna girmişken; birçok okura göre bir faşist olarak ben, ‘Nato’ya Hayır’ derken, 10 gündür TİP’li HDP’li sosyalist-devrimci abilerin-ablaların ‘’Nato’ya Hayır’’ diyemeyen partilerine Büyükada Saat Meydanında tepki göstermelerini bekledim ama nafile… gördüğü her düşü özerkliğe-devrime yormaktan öteye gidemeyen HDP ve TİP zihniyetine en ağır cevabı Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Genel Başkanı Nurullah Efe Ankut vermiş. Bakın ne diyor Ankut; ‘‘Kendilerini sol, sosyalist diye pazarlayan şu onursuzlar, “NATO’ya hayır!”, diyemiyor ya… Bunlardan Amerikancı Burjuva Kürt Hareketi PKK’nin siyasi plandaki temsilcisi HDP-Yeşil Sol Parti, zaten evvel ezel Amerikancıdır, NATO’cudur, Avrupa Birlikçidir. Velhasıl; Uluslararası Emperyalizmin tüm siyasi, askeri ve ajan örgütleriyle iç içedir. Bunların kucağında oynayan bir de yeni yetme-ikbal avcısı-Arivistlerden derleşik TİP var, değil mi? Bunlar, görüldüğü ve bilindiği gibi birkaç gün önce, ABD Emperyalist Haydudunun emrinde ve komutasındaki saldırgan askeri savaş örgütü NATO’nun, Finlandiya’yı da içine alarak genişlemesine “Hayır”, diyemedi, meclisteki oylamada.’’ Halkın Kurtuluşu ve TKP, Mustafa Suphi çizgisini kendilerine nirengi alırlarsa, diğer sol görünümlü partiler Kürtçü kuyrukçusu marjinaller olarak kalacaklardır.