ADALAR'DA SUÇU BELGELEMEK SUÇ MU?

Bir marketin işgalini resimleyen yurttaşımız darp edildi. İki yıl önce de, gazetemiz ve Ada Gazetesinin köşe yazarı Serkan Güngör Büyükada’da kaçak inşaatı resimlerken saldırıya uğramış ve öldüresiye dövülmüştü.

Ülkemizde Kınalıada’da olduğu gibi her gün böyle onlarca olay yaşanmaktadır. Kavga çıkaranlar, karşı tarafı Kürt, Alevi, Türbanlı, Ermeni, Fetöcü, Faşist, Komünist vs. suçlayarak kendilerine aptalca haklılık payı çıkarmaya çalışırlar. Garo Kaprielyan, ülkesini seven ve haksızlık karşında susmayan bir yurttaş olarak, Kınalıada’da bir marketin kaldırım işgalini fotoğraflarken hain saldırıya uğradı. Çeşitli yerlerinden yaralanan Kaprielyan’ın sağlık durumu şu an iyi. Çok değil, iki yıl önce de benzer olan yaşanmış ve gazetemiz ile Ada Gazetesi yazarlarından, Adalar Belediyesi ile ilgili yaptığı haberlerle gündeme gelen Bilgisayar Yüksek Mühendisi Serkan Güngör’de,  Büyükada’da kaçak inşaatı fotoğraflamak isterken 7-8 kişilik bir grubun saldırısına uğrayarak ağır yaralar almıştı. Üzüldüğüm nokta, Kınalıada’da yaşanan ve 2-3 kişinin bir yurttaşımıza saldırmasını münferit bir olay olmaktan çıkarıp, sanki yurttaşımız sadece Ermeni olduğu için bu saldırının yapıldığını lanse etmeye çalışan provokatörlerdir. Saldırıya uğrayan Garo Kaprielyan, Adalar’a katkı sunmak için fikirler üreten, sorunlar-yanlışlar karşısında dik duran, tıpkı Serkan Güngör gibi kıymetli bir yurttaşımızdır. Elbette durum böyle olunca her dürüst yurttaşımız gibi, rantiyeciler-işgalciler-haramiler tarafından sevilmezler. Siyasette de durum aynısı değil mi? Sadece başka etnik kimliklere mi saldırı oluyor? Milliyetçiliği ayaklar altına alacağım diyenlerin, mülteci-sığınmacıları ümmetçilik maskesi altında savunup besleyerek demografik yapımıza dinamit koyanların, devletimize düşman olanlar için ülkede zorla milli yas ilan edenlerin en büyük düşman olarak gördükleri Türkler değil midir? Özetle; Garo Kaprielyan araştıran-sorgulayan, saygın bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır ve ona yapılan saldırı alçakçadır. Yasalar önünde saldırganlar mutlaka hesap vereceklerdir. Adalar Belediyesi ise işgalcilere gereken cezayı derhal keserek işgali bitirecektir. Elbette yaşanan üzücü olayı farklı yerlere çekmeye çalışarak, kendilerine siyasi arenada köşe kapmaya çalışan sahte senet dolandırıcısı provokatörler de adalet önünde hesap vermelidirler…