KAFTANCIOĞLU GÖZÜNÜ YÜKSEKLERE DİKTİ…

CHP’de beklenen kurultaya artık saatler kaldı ve geri sayım başladı. Bu son saatler ise beklendiği gibi oldukça hareketli geçiyor ancak öyle gelişmeler yaşanmaya başladı ki daha önce örneği görülmemiş türden.

KAFTANCIOĞLU GÖZÜNÜ YÜKSEKLERE DİKTİ…     CHP’de beklenen kurultaya artık saatler kaldı ve geri sayım başladı. Bu son saatler ise beklendiği gibi oldukça hareketli geçiyor ancak öyle gelişmeler yaşanmaya başladı ki daha önce örneği görülmemiş türden.   İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu egosunun da altına inerek tam anlamıyla “İD” ile hareket etmeye başladı. Kaftancıoğlu, kaynağı belli olmayan paralarla hazırlatarak CHP delegelerine tek tek dağıttığı çantalar ile hem doğrudan sonuca gidebilecek her yolu denemiş olurken hem Genel Başkana hem tabana hem de parti içindeki karşıt gruplara açık bir mesaj verdi.   Peki neydi bu mesaj?   Bu mesaj; Cumhurbaşkanı ile başlayan herkesin endişeli olduğu yargı sistemi ile devam eden ve sonuç olarak kendi yargılanmasına bağlanan bir duygu sömürüsü görüntüsündeydi. Ancak delegelere verilen bu mesaj dikkatlice incelendiğinde bunun aslında bir meydan okuma olduğu ve kendilerinin içinde bulunmadığı bir CHP’nin asla iktidar olamayacağı iddiasını da içerdiği çok net görülebiliyor. Canan Kaftancıoğlu, kendi safını (Oğuz Kaan Salıcı ekibi) CHP’nin olmazsa olmazı olarak görüyor ve maalesef delegeleri de adeta koyun gibi görerek yönlendirme cüretini kendinde buluyor. Aslına bakarsanız bu mesaj doğru algılandığında mesajın bir hedefinin de Genel Başkan olduğunu anlamak hiçte zor değil. CHP’nin başında son dönemini geçirecek olan Kemal Kılıçdaoğlu’na Almanya + HDP + Doğu Kökenli Sempatizanlar kozunu öne sürerek adeta “Kaderin bize bağlı” demek istiyor.   Peki Canan Kaftancıoğlu bunu neden yapıyor?   Bu sorunun cevabı oldukça basit. CHP başında son dönemini geçirecek olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun görev süresinden önce sağlık sorunlarını bahane göstererek koltuğu bırakması söz konusu olabilir. Kılıçdaroğlu görev süresinin sonuna kadar kalsa da görevini erken de bıraksa Kaftancıoğlu ve beraberindekiler yeni CHP’yi şimdiden dizayn etmek istiyorlar. İstenilen bu yeni CHP’de Atatürk yerini neredeyse tamamen kaybederken ve artık sadece bir seçim materyali konumuna getirilirken milliyetçilik kavramı da partiden tamamen silinecek. Tasarlanan yeni dizaynda Türklük zararlı görülerek rafa kaldırılırken parti olarak artık Türkiyeli olunacak. Kendilerine göre, iktidar yolunu onlara açacak olan en büyük ve en önemli ortak olan HDP, CHP ile adeta genetik bir uyum sağlayacak ve ayrı isimlerle de olsa aynı amaç ve aynı yolda tek parça olacak.   Daha önceki analizlerimizde de bahsettiğimiz gibi bu kongre aslında CHP içerisinde bir darbe girişimine sahne olacak ve bu darbe girişiminden ya sayıları az olan Atatürkçüler galip çıkacak ya da yeni CHP dizayn edilecek ve CHP’nin artık sadece adı yani anlamını yitirecek bir marka değeri kalacak.   Yeni CHP’nin yolu açılırsa hiç şüphesiz ki Kaftancıoğlu ya 1 numara ya da 2 numara olarak partinin başındaki isimlerden biri olacak…