İNSANIMIZI ÇOK KÖTÜ ETKİLEYEN TELEVİZONLARDAKİ MAFYA VE ŞİDDET İÇERİKLİ DİZİLER KALDIRILMALIDIR.

Gerek gelen kış mevsimi ve gerekse pandemi dolayısıyla vaktinin büyük bir kısmında, evde televizyonlarıyla baş başa kalan halkımızı bekleyen olumsuzluklardan birisi de TV lerdeki mafya ve şiddet içerikli dizilerdir.

  Bakırköy Sivil Toplum kuruluşları olarak biz, Tv yayınlarını yakinen izleyip bazı dizi ve yanlış yayınların toplum ahlakını bilhassa da eğitimsiz kesimi ve gençlerimizi ne kadar kötü ve olumsuz etkilediğini üzülerek görüyoruz. En küçük bir sorun ve stres anında insanımız birbirinin, sağlık çalışanlarının ve hatta polisin gırtlağına yapışır ve kendi adaletini arar hale geldi. Medyadaki yanlış algıların çözümü ve giderilmesi için 2002 yılından bu yana çalışıyoruz. Bu çalışma kapsamında başlattığımız " MEDYADA AHLAK EROZYONUNA SON " Kampanyası o zaman başarıyla yürüdü ve ses getirdi. Yayınları izleyip yazıyla uyardığımız o günkü RTÜK 120 program ve diziye ağır cezalar yazdı, 8 diziyi de tamamen yayından kaldırmıştı. Bizden izinsiz evlerimize girip çoluk çocuğumuzun ahlakını bozan, toplumu şiddete özendiren, mafyavari yaşamları olağanmış gibi gösteren ve evlilik dışı ilişkileri, insan onurunu ezen yarışmalarla, şiddeti özendiren mafya dizilerini, göstere, göstere Türk toplumu şirazeden çıkmış adeta stres topuna dönüşmüştür. Birçok dizide insanımıza ve bilhassa da kadınlarımıza iğrenç yakıştırmalar yapmak, aile içinde birbirine kötülük yapıp kazık atmak, Şantaj ve tehdit yapmayı öğretmektedir. Oysaki bizim ailelerimizde asla birbirine tehdit, şantaj, kumpas kurmak, kötülük yapmak gibi fiiller yaygın değil tam aksine bunlar çok ayıp şeylerdir . Türk insanı plan yapmayı da şantaj yapmayı da bilmezdi ama bu dizilerden öğrenmekte maalesef şimdi. Yani aslında bizde olmayan aile yaşamlarını yabancı dizilerden kopyalayıp bizim insanımıza, zenginlik ve lüksle, güzel kadınlarla süsleyerek göstermekte ve kötü özentiler yaratıp yanlış algılar yapmaktadırlar. TV dizilerindeki denetimsizlik ve ihmalin faturası kadın cinayetlerin artması, gençlerin birbirinin boğazını kesmeleri, çocuk tacizleri ve mafyavari grupçukların çoğalması ve ailelerin çökmesi olarak topluma yansımaktadır.   Oysa tüm Basınında kamuya karşı bazı önemli görev ve sorumlulukları vardır. En başta Türk örf adet ve annelerini ve toplumun ruh sağlığını korumak bu doğrultunda ve iyi yayınlar, iyiliği, komşuluğu ve adaleti öğütlemek, örnek aile yaşamları yaymak basının öncelikli görevidir. Bunun gerçekleşmesi de RTÜK denetimiyle ve kamuoyu tepkileriyle yapılır. Bu anlamda Bakırköy STK Platformu bu yıl yeniden “ MEDYADA AHLAK EROZYONU’NA SON” Gurubunu harekete geçirmiştir. STK içinde görev yapan bu gurup öncelikle gündemine ŞİDDET İÇERİKLİ ve MAFYA DİZİLERİNİ almıştır. Show Tv de yayınlanan 3 şiddet dizisi ile Atv de yayınlanan bir Şiddet dizisi hem gurubumuz hemde davranış bilimleri uzmanları ile Psikologlarca incelenerek çıkan etki raporları tüm yetkili kademelere gönderilmiştir. Bu şikâyetimiz sürekli takip edilecek kanal sahipleri ve yöneticileri uyarılacaktır. Gelişmelerde Sosyal medyada ve basında halkımızla paylaşılacaktır. İnsanımız ve aileler üzerinde yürütülen bu yanlış algı son bulmalıdır. İkinci olarakta aile yaşamlarını bozan yanlış örneklerle, ahlak erozyonu ve evlilik dışı ilişkileri, kötü kadın, kötü insan örneklerini süsleyerek gösteren dizilerin incelenmesi gündeme alınmıştır. İnsanımızın ruh sağlığını ve ailelerin dejenere edilmesini önlemek ve konuda yanlış örneklerin özendirilmesini engellemekte bir vatan görevidir.   Ülker Durukan Çevre Dostları Derneği Başkanı STK Platformu Onursal Başkanı.