Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

CHP’DE TERSİNE EVRİM…

GÜNDEM 14.09.2020 - 17:40, Güncelleme: 29.08.2022 - 15:26
 

CHP’DE TERSİNE EVRİM…

‘’Eğer düşmanın seni övüyorsa, yanlış giden bir şeyler var demektir.’’
Atatürk'ün soyadı mesela Gazi Mustafa Kemal Atakürt olsaydı, Canan Kaftancıoğlu ve diğer 10 Aralıkçılar için hiçbir sorun olmayacak, Sad-i Kürdi isyan etmeyecek, SeyİT Rıza başkaldırmayacak, Püsküllü methiyeler dizecekti. Sorun, Mustafa Kemal'in soyadının AtaTÜRK olmasıdır Siyasal İslamcıları da, Canan Kaftancıoğlu'nu da çıldırtan, rahatsız eden, ortak noktada buluşmalarını sağlayan şey TÜRK’tür. Kendilerince haksız da değiller hani… Neticede, AtaTÜRK bunların dedelerini İzmir’de denize döktü ve o acıyla büyüdüler.   Aslında CHP içerisinde ihanet 10 Kasım 1938 saat: 09.06’dan itibaren başladı ve bugünlere gelindi. Yakın geçmişimizi kısaca gözden geçirdiğimizde, CHP içerisinde AtaTÜRK düşmanlığının nasıl aleni yapıldığını görmek mümkün.   TR 705 kodlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CNN TÜRK'te "Dersim Katliamı" için CHP adına özür dileyip, Atatürk’ü, İsmet Paşayı, Celal Bayar’ı 'katliamcı, katil' ilan etmişti. O zamanda susmuş, üç maymunu oynamıştınız.   Fetö’nün CHP imamı Enis Berberoğlu cezaevinde konuşmasın diye, Kılıçdaroğlu onun için Adalet yürüyüşü yaparken çoğunuz o yürüyüşe katılıp yine susmuş, üç maymunu oynamıştınız. Ters evrim teorisini haklı çıkaracak yüzlerce daha başka ihanet örnekleri yaşanmış ve her defasında susmuş, üç maymunu oynamıştınız.   Baykal’a kurulan kaset kumpasıyla birlikte, CIA ve BND’nin hükümranlığı altına giren, Atatürk ilke ve inkılaplarını terk ederek cemaatle flört eden CHP’de hiçbir şeye şaşmamak gerekir.   PYD’yi terör örgütü olarak görmeyen, terörist Sakine Cansız’a ağıtlar yakan ve her 24 Nisan’da soykırım çığırtkanlığı yapan CHP İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu, önce Türk ordusuna yapılan Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını Zaman gazetesine verdiği röportajda‘’30 yıllık hasretimiz bitti’’ diyerek alkışladı. ‘’Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’’ sloganını militer bularak reddetti. Sonrasında ise Atatürk demekten imtina edişini absürd cümlelerin arkasına sığınarak savundu. Sustunuz, üç maymunu oynadınız.   Adalar Belediyesinin CHP’li başkanı Erdem Gül daha bir hafta önce, ‘’Tek Ulus’’ ‘’Tek Devlet’’ kavramına karşı olduğunu söyleyerek Atatürk’ün kurduğu ‘’Üniter Devleti’’ reddetti. Sustunuz, üç maymunu oynadınız.   Kılıçdaroğlu, son kurultayda “2’inci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi”ni açıkladı, birkaç cılız ses dışında hiç biriniz itiraz etmeyerek sustunuz, üç maymunu oynadınız. Mesela o beyannamede, liyakat sisteminden bahsediliyordu ama PM. genel başkanın seçin dediği liyakatsız kişilerce dolduruldu. Milletin vekilini millet seçecek deniliyordu ama 2018 genel seçimlerinde ve 2019 yerel seçimlerinde millet ters köşeye yatırılarak adayları genel başkan belirledi. Kadın kotasından bahsedildi ama kazanılan 11 Büyükşehir 10 il ve 191 ilçe belediye başkanlığından sadece 10 tanesinin kadın olduğu gözardı edildi. Taksim Toplantılarının bende üyesim ve Canan Hanımın sizler için talihsiz olan o konuşmasını bizzat dinledim. O toplantıda kendisine üç soru sordum ama maalesef moderatör sadece iki soruma izin verdi. İstanbul'da seçilecek yerlerde neden kadın aday göstermediniz? soruma Canan hanım; İstanbul'da bize sadece 15 kadın aday müracaat etti. Zaten elimden birşey gelmezdi diyerek yalan söyledi. Oysa benim kesin olarak bildiğim Kadıköy, Avcılar, Şişli, Bakırköy için erkek adaylar öneren bizzat kendisiydi. Siyasi ahlak yasası denildi ama siyasi ahlaksızlığa bulaşan vekil ve belediye başkanlarına sahip çıkıldı. Toplumsal barışın kalıcı hale getirilmesi için tüm terör örgütleri ile mücadele ödün verilmeksizin sürdürülecek dendi ama PKK’nın terör örgütü olmadığını savunan HDP ile her türlü işbirliğine gidildi. Başta Kürt sorunu olmak üzere toplumsal sorunlar demokrasi temelinde ve TBMM öncülüğünde çözülecek dendi oysa ki ulu önder Atatürk, Türk milletini hiçbir zaman Kürt-Laz-Ermeni-Rum-Çerkez diye ayırmadan aynı bahçenin gülleri olarak gördü. Ayrık otu olmak isteyeni ise bahçeden koparıp attı. Siyasal İslamcı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu CB. Adayı gösterip, Atatürk düşmanı Mehmet Bekaroğlu’nu PM’ye alan ve şimdi de umudunu Abdullah Gül’e bağlayan anlayışın beyannamesi de elbette kendileri gibi güdük kaldı. Büyük kurultay sonrası CHP’de evrimleşme hız kesmedi. Genel Başkan yardımcısı Fethi Açıkel başkanlığında hummalı bir çalışma başlatılarak, Federatif Yurttaşlığa kapı açan gayri milli bir yapı oluşturulması için düğmeye basıldı! Atatürkçülerin tepkisinden korkan genel merkez; Atatürk’ün önemsizleştirildiği, Sosyalist demokrasi ideolojisinin CHP'nin yeni ideolojisi olduğu, partinin tüzüğünde, "CHP sosyal demokrat partidir" vurgusunun yer aldığı çalışma büyük bir gizlilik içinde devam ediyor.   Hadi şimdi klavyelerin başına geçerek, Atatürk’ün birkaç sözünü paylaşıp kendi gazınızı alın. Cananwinizm teorisinin mi, yoksa Darwinizm Teorisinin mi doğru olduğunu tartışın. Aman ha, üstüne soda içmeyi unutmayın, hasta olursunuz mazallah…   Sizin gizli düşmanlık beslediğiniz ATATÜRKÇÜLÜK ve TÜRKLÜK bizim hastalığımızdır, Tanrı şifamızı vermesin....
‘’Eğer düşmanın seni övüyorsa, yanlış giden bir şeyler var demektir.’’

Atatürk'ün soyadı mesela Gazi Mustafa Kemal Atakürt olsaydı, Canan Kaftancıoğlu ve diğer 10 Aralıkçılar için hiçbir sorun olmayacak, Sad-i Kürdi isyan etmeyecek, SeyİT Rıza başkaldırmayacak, Püsküllü methiyeler dizecekti. Sorun, Mustafa Kemal'in soyadının AtaTÜRK olmasıdır

Siyasal İslamcıları da, Canan Kaftancıoğlu'nu da çıldırtan, rahatsız eden, ortak noktada buluşmalarını sağlayan şey TÜRK’tür. Kendilerince haksız da değiller hani… Neticede, AtaTÜRK bunların dedelerini İzmir’de denize döktü ve o acıyla büyüdüler.

 

Aslında CHP içerisinde ihanet 10 Kasım 1938 saat: 09.06’dan itibaren başladı ve bugünlere gelindi. Yakın geçmişimizi kısaca gözden geçirdiğimizde, CHP içerisinde AtaTÜRK düşmanlığının nasıl aleni yapıldığını görmek mümkün.

 

TR 705 kodlu CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, CNN TÜRK'te "Dersim Katliamı" için CHP adına özür dileyip, Atatürk’ü, İsmet Paşayı, Celal Bayar’ı 'katliamcı, katil' ilan etmişti. O zamanda susmuş, üç maymunu oynamıştınız.

 

Fetö’nün CHP imamı Enis Berberoğlu cezaevinde konuşmasın diye, Kılıçdaroğlu onun için Adalet yürüyüşü yaparken çoğunuz o yürüyüşe katılıp yine susmuş, üç maymunu oynamıştınız.

Ters evrim teorisini haklı çıkaracak yüzlerce daha başka ihanet örnekleri yaşanmış ve her defasında susmuş, üç maymunu oynamıştınız.

 

Baykal’a kurulan kaset kumpasıyla birlikte, CIA ve BND’nin hükümranlığı altına giren, Atatürk ilke ve inkılaplarını terk ederek cemaatle flört eden CHP’de hiçbir şeye şaşmamak gerekir.

 

PYD’yi terör örgütü olarak görmeyen, terörist Sakine Cansız’a ağıtlar yakan ve her 24 Nisan’da soykırım çığırtkanlığı yapan CHP İstanbul il başkanı Canan Kaftancıoğlu, önce Türk ordusuna yapılan Ergenekon ve Balyoz operasyonlarını Zaman gazetesine verdiği röportajda‘’30 yıllık hasretimiz bitti’’ diyerek alkışladı. ‘’Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’’ sloganını militer bularak reddetti. Sonrasında ise Atatürk demekten imtina edişini absürd cümlelerin arkasına sığınarak savundu. Sustunuz, üç maymunu oynadınız.

 

Adalar Belediyesinin CHP’li başkanı Erdem Gül daha bir hafta önce, ‘’Tek Ulus’’ ‘’Tek Devlet’’ kavramına karşı olduğunu söyleyerek Atatürk’ün kurduğu ‘’Üniter Devleti’’ reddetti. Sustunuz, üç maymunu oynadınız.

 

Kılıçdaroğlu, son kurultayda “2’inci Yüzyıla Çağrı Beyannamesi”ni açıkladı, birkaç cılız ses dışında hiç biriniz itiraz etmeyerek sustunuz, üç maymunu oynadınız.

Mesela o beyannamede, liyakat sisteminden bahsediliyordu ama PM. genel başkanın seçin dediği liyakatsız kişilerce dolduruldu. Milletin vekilini millet seçecek deniliyordu ama 2018 genel seçimlerinde ve 2019 yerel seçimlerinde millet ters köşeye yatırılarak adayları genel başkan belirledi. Kadın kotasından bahsedildi ama kazanılan 11 Büyükşehir 10 il ve 191 ilçe belediye başkanlığından sadece 10 tanesinin kadın olduğu gözardı edildi. Taksim Toplantılarının bende üyesim ve Canan Hanımın sizler için talihsiz olan o konuşmasını bizzat dinledim. O toplantıda kendisine üç soru sordum ama maalesef moderatör sadece iki soruma izin verdi. İstanbul'da seçilecek yerlerde neden kadın aday göstermediniz? soruma Canan hanım; İstanbul'da bize sadece 15 kadın aday müracaat etti. Zaten elimden birşey gelmezdi diyerek yalan söyledi. Oysa benim kesin olarak bildiğim Kadıköy, Avcılar, Şişli, Bakırköy için erkek adaylar öneren bizzat kendisiydi. Siyasi ahlak yasası denildi ama siyasi ahlaksızlığa bulaşan vekil ve belediye başkanlarına sahip çıkıldı. Toplumsal barışın kalıcı hale getirilmesi için tüm terör örgütleri ile mücadele ödün verilmeksizin sürdürülecek dendi ama PKK’nın terör örgütü olmadığını savunan HDP ile her türlü işbirliğine gidildi. Başta Kürt sorunu olmak üzere toplumsal sorunlar demokrasi temelinde ve TBMM öncülüğünde çözülecek dendi oysa ki ulu önder Atatürk, Türk milletini hiçbir zaman Kürt-Laz-Ermeni-Rum-Çerkez diye ayırmadan aynı bahçenin gülleri olarak gördü. Ayrık otu olmak isteyeni ise bahçeden koparıp attı.

Siyasal İslamcı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu CB. Adayı gösterip, Atatürk düşmanı Mehmet Bekaroğlu’nu PM’ye alan ve şimdi de umudunu Abdullah Gül’e bağlayan anlayışın beyannamesi de elbette kendileri gibi güdük kaldı.

Büyük kurultay sonrası CHP’de evrimleşme hız kesmedi. Genel Başkan yardımcısı Fethi Açıkel başkanlığında hummalı bir çalışma başlatılarak, Federatif Yurttaşlığa kapı açan gayri milli bir yapı oluşturulması için düğmeye basıldı!

Atatürkçülerin tepkisinden korkan genel merkez; Atatürk’ün önemsizleştirildiği, Sosyalist demokrasi ideolojisinin CHP'nin yeni ideolojisi olduğu, partinin tüzüğünde, "CHP sosyal demokrat partidir" vurgusunun yer aldığı çalışma büyük bir gizlilik içinde devam ediyor.

 

Hadi şimdi klavyelerin başına geçerek, Atatürk’ün birkaç sözünü paylaşıp kendi gazınızı alın. Cananwinizm teorisinin mi, yoksa Darwinizm Teorisinin mi doğru olduğunu tartışın. Aman ha, üstüne soda içmeyi unutmayın, hasta olursunuz mazallah…

 

Sizin gizli düşmanlık beslediğiniz ATATÜRKÇÜLÜK ve TÜRKLÜK bizim hastalığımızdır, Tanrı şifamızı vermesin....

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve tekhabergazetesi.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.